Son birkaç yılda, dünya genelinde devletler ve kuruluşlar, iklim değişikliği, küresel ısınma ve biyolojik dengenin bozulması vb. sorunları azaltmak için dijital teknolojilerden faydalanmaya odaklandı. Dijital teknolojilerin sürdürülebilirliği sağladığına dair farkındalığın artması ve böylece temiz teknolojilerin önem kazanması ile son dönemde dijital teknolojilere yapılan yatırımlar da artmaya başladı.
Günümüzde en popüler ve iklim kriziyle mücadelede oldukça etkili dijital teknolojilerden biri Blockchain teknolojisi. Blockchain teknolojisi faaliyetleri izlemeye ve verileri doğrulamaya yardımcı olan dijital olarak dağıtılmış, merkezi olmayan bir teknoloji. Blockchain teknolojisi birçokları tarafından, Ethereum ve Bitcoin gibi kripto para birimleri ile biliniyor. Fakat artık finansal faydalarının yanı sıra çevre bilimciler sürdürülebilirliği sağlayacak tüketim alışkanlıklarının izlenmesinden kirliliğin izlenmesine kadar oldukça farklı birçok alanda Blockchain teknolojisinden fayda sağlıyor. Öyle ki Blockchain teknolojisinin çok yakın gelecekte iklim krizine oldukça etkili çözümler geliştirmede kullanılacağına olan inanç oldukça güçlü.
Blockchain teknolojisinin birçok faydası bulunuyor. Blockchain teknolojisi gerçek zamanlı olarak fiyatların an be an güncellenmesine yardımcı oluyor. Bu teknoloji aynı zamanda sürdürülebilir ve çevre dostu tedarik zinciri uygulamaları için kullanılıyor. Blockchain teknolojisi, üreticinin ürünlerini kolaylıkla takip etmesini, tedarik zincirinin şeffaf hale gelmesini ve böylece verimsizliğin ve israfın önlemesini sağlıyor.
Blockchain teknolojisinin çevresel sürdürülebilirlik alanında en önemli etkiye sahip olduğu konu ise geri dönüşüm. Günümüzde pek çok kuruluş, Blockchain teknolojisinden faydalanarak bir geri dönüşüm programı uyguluyor ve bu geri dönüşüm kapsamında bireylere kriptografik token’lar (jeton) ile finansal destekler veriyor. Kriptografik token’lar geri dönüştürülebilir plastik atıklar (kutular, şişeler, kaplar vb.) ve maddelerin toplanarak depolanması karşılığında bireylere verilebiliyor. Böylelikle Blockchain teknolojisi yardımıyla çevre bilincinin gelişmesi, geri dönüşüm faaliyetlerinin hızlandırılması sağlanıyor. Bu teknoloji geri dönüşüm alanında kar ve zarar gibi temel verilerin gerçekçi biçimde toplanarak analizini mümkün oluyor. Bu dijital teknolojiler sayesinde sürekli izlenen faaliyetler sonucu gerçekçi biçimde toplanan veriler ile bireylerin ve kuruluşların çevresel etkilerinin değerlendirilmesi de kolaylaşıyor.
Uluslararası sürdürülebilir kalkınma projeleri için gereken yatırımlar gerek planlamaları gerekse değerlemeleri göz önüne alındığında son derece karmaşık. Bu karmaşıklık proje süreçlerinde gecikmelere ve proje ile ilgili tamamlanması gereken işlerin de birikmesine neden oluyor. . Blockchain teknolojisi söz konusu bu olumsuzluklarla baş edilmesine de yardım ediyor. Blockchain teknolojisinin entegre edildiği proje süreçleri ve dijital platformlar sayesinde biriken iş ve işlemleri kısa sürede tamamlamak; projeleri son derece etkili ve verimli bir şekilde yönetmek mümkün. Çünkü, blockchain teknolojisi farklı kapasitelerde çalışan paydaşların etkin yönetimini, birçok paydaşla etkin iletişimi ve paydaşlar arası dağıtılan sorumlulukların yakından takibini kolaylıkla sağlıyor.
Blockchain teknolojisi entegre edilen sürdürülebilir kalkınma projeleri ve iklimle ilgili girişimler diğer proje ve girişimlere kıyasla Blockchain girişim sermayesi fonları yatırımcıları için daha tercih edilir hale geldi. Aslına bakarsanız Kripto alanındaki risk sermayesi finansmanı, tipik girişim sermayesi finansmanından farklı değil. Blockchain girişim sermayesi fonları diğer girişim sermayesi fonları gibi hızlı bir şekilde kar elde etmek isteyen çevreye duyarlı yatırımcı havuzundan oluşuyor.
Blockchain girişim sermayesi fon yöneticileri, potansiyel yatırımcılara sürdürülebilir girişimleri değerlendirme jürisine katılımları için davet eden bir yazı gönderiyor. Blockchain girişim sermayesi fon yöneticileri, sürdürülebilir girişimlerin büyüme potansiyelini ve başarısını gerçekçi şekilde belirlemek üzere başvuruda bulunan girişimcilerin binlerce projesini gözden geçiriyor ve bunun için önemli ölçüde zaman harcıyor. Değerlendirmeler sonucunda yatırım yapmaya değer bulunanlar için belirli miktarlarda fon ayrılıyor ve girişimciler destekleniyor. Girişim sermayesi yatırımcıları girişimler için karar verdikleri tutarları duyurmayı tercih ediyor. Çünkü bu sayede girişimlere ayırdıkları yatırımların riski dağıtılmış oluyor.
Startup’lar genellikle halka açılmaya hazır olmadıklarında girişim sermayesi yoluyla finansman temini yöntemini kullanıyor. Yatırım desteğine başvuran girişimcilerin yeni başlaması ve tecrübesiz olması yatırımcılar için büyük oranda risk barındırıyor. Blockchain girişim sermayesi fonunda ise durum farklı. Blockchain tabanlı girişimler yani kripto girişimler genellikle yatırımcılar tarafından yeni başlayan diğer girişimlere kıyasla daha az riskli kabul ediliyor. Dolayısıyla kripto piyasası oldukça değişken olsa da, blockchain ve kripto para girişimlerine güvenen girişim sermayesi fon yatırımcıları bu girişimler için risk almaya daha hazır.
Özetle; sürdürülebilirliği amaç edinen ve yatırımcıların Blockchain alanına ilgisini avantaja çeviren Blockchain girişimcilerinin, girişim sermeye fonlarından faydalanamaması neredeyse imkansız. Sizde girişimcilik serüvenine bir yerden başlamak istiyorsanız; bu önerimi dikkate alın: Çevreye duyarlı olun. Temiz teknolojilere yatırım yapın. Yani, sürdürülebilirlik ile dijital teknolojileri kesiştirin ve bir yerden başlayın. Pişman olma ihtimaliniz oldukça az.